BASINDA SYV
  • ANASAYFA
  • SAĞLIKLI YAŞAM VAKFI
    • Hakkımızda
      • Tarihçe
      • Varoluş Nedenimiz
      • Misyonumuz
    • Kurumsal Bilgiler
      • Yönetim
    • KVKK
  • SAĞLIKLI YAŞAM KÖYÜ
  • FAALİYETLERİMİZ
    • Vakıf Haftası
    • Seminerler
    • Projeler
    • Konferans
    • Sempozyum
  • SAĞLIKLI YAŞAM
    • Sağlık ve Sağlıklı Yaşam
    • Atalık Tohum
    • Denizler
    • Ormanlar
    • Yenilenebilir Enerji
    • Kompost
  • ANASAYFA
  • SAĞLIKLI YAŞAM VAKFI
    • Hakkımızda
      • Tarihçe
      • Varoluş Nedenimiz
      • Misyonumuz
    • Kurumsal Bilgiler
      • Yönetim
    • KVKK
  • SAĞLIKLI YAŞAM KÖYÜ
  • FAALİYETLERİMİZ
    • Vakıf Haftası
    • Seminerler
    • Projeler
    • Konferans
    • Sempozyum
  • SAĞLIKLI YAŞAM
    • Sağlık ve Sağlıklı Yaşam
    • Atalık Tohum
    • Denizler
    • Ormanlar
    • Yenilenebilir Enerji
    • Kompost

ormanların

İKLİM üzerindeki hayatİ etkİsİ

Sanayileşme ile birlikte artan nüfusa paralel olarak toprak, su ve havamız kirlenmeye başladı

Küresel ısınma, iklim değişikliği, ozon tabakasının delinmesi, asit yağmurlarının yağması vb. çevre sorunları olarak adlandırdığımız birçok problem insanlığı her geçen gün artan bir şekilde tehdit ediyor. Yapılan tahminlere göre gelecek 20 yıl içerisinde yaklaşık bir milyon hayvan ve bitki türünün dünya ekosisteminden kaybolup gideceği belirtiliyor.​  
Bu gibi çevre problemlerinin çoğunun temelinde ise ormanların yok olması yatıyor. Çevremizde her an gördüğümüz bitkiler; görünümleri, renkleri ve kokularının yanı sıra pek çok özellikleri ile de insanlara fayda sağlarlar. Bitkilerin hayati faydalarından biri de iklim üzerindedir. Eğer bitkiler olmasaydı, yerküremizde yaratılan hassas denge büyük ölçüde değişikliğe uğrayacaktı.

  BiTKiLERDE TERLEME FONKSiYONU VE İKLiM ÜZERiNDEKi POZiTiF ETKiSi  

Bitkilerdeki terleme olayı, atmosferdeki su buharı dengesi açısından büyük bir önem taşır. Bitkiler sürekli olarak kökleriyle topraktan aldıkları suyu terleme yoluyla yapraklarından atmosfere vererek, adeta suyu topraktan havaya ileten su pompası gibi çalışırlar. Örneğin orta büyüklükte bir ağaç günde yaklaşık 500 litre, bir hektar orman ise 30 ton suyu terleme yolu ile atmosfere verir. Ağaç üzerinden hareket eden hava akımı, serinlemiş havayı ağaçsız bölgelere taşıyarak, çevrenin serinlemesine etkide bulunur. Yeşil alanlar ve ağaç topluluklarının alanı genişletildikçe de bu etkinin derecesi artar. Örneğin, odunsu bitkiler kuru havalarda bile havanın nemini sabit tutar. Yaprakların altıyla yer arasında güçlü bir mikro klima alanı oluşur. Gündüz etkili olan direkt güneş radyasyonundan, geceleri ve soğuk kış günlerinde yaşanan aşırı soğumalardan kaynaklanan olumsuz etkilenmelere karşı toprağın ve taban canlılarının korunmasını sağlar. İğne yapraklı bir orman, güneşten gelen enerjinin büyük bir kısmını “tepe çatısı” ile emer. Bunun % 61’i sıcaklık olarak tekrar atmosfere verilir.

Gölgelendirme ve bitkilerin terleme-buharlaşma işlemi, kentsel alanlarda doğal soğutma mekanizması görevi görür. Yeşil alanlar ve bitki örtüsü sıcaklıkları düşürücü etki oluşturur. Yapılan araştırmalara göre; çiçekli bitkiler olmasaydı dünyamız, özellikle de bazı tropikal bölgeler, daha kurak ve sıcak olacaktı. Chicago Üniversitesi’nden paleontolog C.   Kevin Boyce ile iklim modellemecisi Jung-Eun Lee, çiçekli bitkilerin dünya iklimi üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduklarına dair bir araştırma yaptılar: Araştırmacılar, çiçekli bitkilerin olmadığı bir dünyayı canlandırabilmek amacıyla bir iklim modeli geliştirdiler; bitkilerin terleme miktarını %75 oranında düşürecek şekilde değişiklik yaptılar. Bu değişiklik yeryüzünde adeta bir kaosa neden oldu ve tüm dengeleri alt üst etti. Kimi yerler daha kurak, kimi yerler daha yağışlı hâle geldi. Örneğin Kuzey Amerika’daki yağış oranında %30-50 oranında düşüş oldu. Güney Amerika’nın tropik bölgelerinde çiçekli bitkilerin olmaması durumunda bölgedeki yağışlar 300 mm kadar azaldı. Doğu Amazon’da yağış mevsimi 3 ay kadar kısaldı.

KENTLEŞMENIN AZALTTIĞI ORMANLAŞMAYA KARŞI YEŞIL ÇATI UYGULAMALARI

  Kentleşmenin ve nüfusun hızla arttığı günümüz dünyasında, kentin insanla ilişkisinde çevre açısından çok daha duyarlı ve dikkatli tavır alınması artık zorunluluk hâlini aldı. Yeşil çatı uygulamaları, artık gelişmiş birçok ülkede, fakat henüz yasalarla zorunluluk haline gelmiş kadar etkin değildir. Kentlerde gelişmiş ağaçlar kesilerek yerine oluşturulan çim alanlar iklimsel açıdan negatif yönde etki yaratırken, beton yüzeyler yerine yapılacak olan daha çok odunsu bitkiler ile oluşturulan alanlar ise iklimsel açıdan pozitif yönde etki yaratır.  

Örneğin; İsviçre’de yasalar yeni binaların kapladığı alan genişliğinde çatı bahçesi yapılmasını, eski binalarda da çatının %20’si kadarını yeşillendirilmesini gerektiriyor. Tokyo Belediyesi, 1000m2’den büyük çatı alanına sahip yapıların alanlarının %20’sinin yeşillendirilmesini zorunlu tutuyor.

Ormanlar

Ormanlar​​ Havadaki nem oranını artırır

Bir meşe ağacı ortalama olarak günde 570 litre suyu, yılda 20 ton suyu kökleriyle topraktan alıp atmosfere vererek havadaki nem oranını yükseltir. Havanın nisbi nemi arttıkça atmosferin buharlaştırma gücü azalır. Örneğin, nisbi nem %20 iken buharlaştırma gücü 2000 bar, nisbi nem %70 iken ise buharlaştırma gücü 500 bar olarak ölçülmüştür.

Ormanlar​​ Yağışı artırır

Ormanlar güneşten gelen kısa dalga boylu radyasyonun büyük kısmını kendisi absorbe ettiğinden atmosferin aşırı ısınmasını engeller. Yağış oluşmasına önemli oranda katkı sağlar. Eski Sovyetler Birliği’nde yapılan araştırma sonuçlarına göre; ormanlık alanda yağış miktarı, ormansız step bölgesinden %50 daha yüksek bulunmuştur.

Ormanlar hava kirliliğini engeller, tozu yutar ve havayı arındırır

Yapılan araştırmalara göre bir hektar çam ormanı yılda 30-40 ton, ladin ormanı 32 ton, kayın ormanı 68 ton tozu süzer ve temizler. Kayın ağacı bir yıl içinde 700 kg toz ve 300 kg zehri emerek dışarı süzer. Aşırı kirlenmede ise gövdesindeki bozulma ile alarm verir. Bir araştırmanın bulgularında ulaşılan sonuçlar şöyledir: Hamburg kent merkezinde havada 420-850 mg /m³ olan toz miktarı, kentin parkında 100 mg/m³ olarak ölçülmüştür. Orman havası ise şehir havasına nispetle %90-99 daha az toz ihtiva etmektedir. Bir başka araştırmada, bir litre havada ağaçsız caddelerin ağaçlı caddelerden 3-4 misli, parklardan ise 10 misli daha fazla toz tanesi taşıdığı tespit edilmiştir.

Çevre koruma ya da daha geniş anlamıyla doğayı koruma, yüzyılımız insanının en önemli sorumluluklarından biri hâline geldi. Bu görev, canlıların hayat temelinin yok edilmesine karşı girişilmiş bir eylem niteliği taşıyor. Küresel ısınma sebebiyle önümüzdeki 50 yılda Akdeniz Havzası’nda sıcaklığın ortalama 5 ºC artacağı tahmin ediliyor. Çölleşmeye götürecek düzeyde etkileri olabilecek bu olumsuz gelişmeyi frenlemenin yegâne yöntemi, orman örtüsünü genişletmek ve geliştirmektir. Ormanlar olmasaydı, iklimde kavurucu sıcaklar, şiddetli fırtınalar, düzensiz yağışlar gibi anormal değişiklikler meydana gelecekti -ki son zamanlarda ülkemizde de görülen anormal hava değişimleri bunun en büyük göstergesidir

İLETİŞİM

Tel: +90 543 195 7 798
info@saglikliyasamvakfi.org.tr